Paris te gezip görülecek o kadar çok yer var ki, tüm yorgunluğumuza rağmen gayretle kalkıp ilk gün şehir turunda dışarıdan gördüğümüz Opera Garnier i ziyaret ediyoruz. Önünde her yerde olduğu gibi turist kalabalığı var. Kimi dışarıda fotoğraf çektiriyor,kimi içeri girmek için bekliyor,kimi de yorgunluktan merdivenlere çökmüş dinleniyor. Rehberimizin anlattığına göre daha önce Paris te yapılan opera binaları bir şekilde yangında yok olmuş veya yıkılıp hasar görmüş. 1858 tarihinde 3. Napolyon ve eşi kendilerine düzenlenen suikastten yara almadan kurtulmuşlar. Ertesi günü suikastin yapıldığı yani eski opera binasının bulunduğu yere yeni bir opera binası yapılmasına karar verilmiş. Yapılan yarışma sonucu daha ilk inşaatı olan Charles Garnier ın tasarımı yarışmayı kazanmış. Binanın içi de dışı da çok görkemli.
Garnier aynı zamanda bir simetri hastası imiş ve opera binası etrafındaki yüzlerce binayı verilen yetki ile yıktırarak opera binasının önündeki alanın etrafına yeni binalar yapmış ve bu alana ağaç dikilmemesini istemiş. Çünkü binanın her yerden rahat bir şekilde görülmesini istiyormuş.
Opera ya giriş yan taraftan. 9 euro karşılığında ziyaret edebiliyorsunuz.
Opera binasının girişi önemli sanatçıların heykelleri ile süslenmiş.
Sizi tavanlarda Apollo ve Olympos kompozisyonlarının olduğu fuayeler karşılıyor. Merdivenler,avizeler,heykeller çok görkemli.
Gaston Lereux un romanından Andrew Lloyd Webber tarafından sahneye uyarlanan dünyanın en tanınmış müzikallerinden biri olan Operada ki Hayalet hikayesinin geçtiği yer Opera Garnier.
Bu tavan süslemesi 1964 yılında Marc Chagall tarafından yapılmış ve süslemede 14 bestekar ve eserlerini anlatan figürler bulunuyormuş.
Operanın kütüphanesi. Üzerlerinde eser isimleri ve tarihleri var. Sanırım çalınan parçaların notaları ve alınan notlar bulunuyor.
Operada yıllar içinde sunulan eserler için hazırlanan sahnelerin minyatürleri cam vitrinler içinde sergileniyor.
Operanın bir bölümünde cd,kitap ve hediyelik eşyaların bulunduğu bir mağaza açılmış. Mağaza da ürün çeşitliliği fazla ve güzel düzenlenmiş ama fiyatları çok yüksek.
Paris te pazar günü hayat duruyor. Tüm marketler,mağazalar ve dükkanlar kapalı. Müzeler açık ama canlılığı yok. Elemen olmadığı için bazı bölümler kapalı veya ışıklandırma yetersiz. Biz Opera yı Pazar günü gezmiştik. Bazı bölümler karanlık ve giriş yasaklanmıştı. Siz giderseniz Pazar günü dışında birgün ziyaret edin derim.
Garnier aynı zamanda bir simetri hastası imiş ve opera binası etrafındaki yüzlerce binayı verilen yetki ile yıktırarak opera binasının önündeki alanın etrafına yeni binalar yapmış ve bu alana ağaç dikilmemesini istemiş. Çünkü binanın her yerden rahat bir şekilde görülmesini istiyormuş.
Opera ya giriş yan taraftan. 9 euro karşılığında ziyaret edebiliyorsunuz.
Opera binasının girişi önemli sanatçıların heykelleri ile süslenmiş.
Sizi tavanlarda Apollo ve Olympos kompozisyonlarının olduğu fuayeler karşılıyor. Merdivenler,avizeler,heykeller çok görkemli.
Gaston Lereux un romanından Andrew Lloyd Webber tarafından sahneye uyarlanan dünyanın en tanınmış müzikallerinden biri olan Operada ki Hayalet hikayesinin geçtiği yer Opera Garnier.
Bu tavan süslemesi 1964 yılında Marc Chagall tarafından yapılmış ve süslemede 14 bestekar ve eserlerini anlatan figürler bulunuyormuş.
Operada ki localar.
Operanın kütüphanesi. Üzerlerinde eser isimleri ve tarihleri var. Sanırım çalınan parçaların notaları ve alınan notlar bulunuyor.
Operada yıllar içinde sunulan eserler için hazırlanan sahnelerin minyatürleri cam vitrinler içinde sergileniyor.
Paris te pazar günü hayat duruyor. Tüm marketler,mağazalar ve dükkanlar kapalı. Müzeler açık ama canlılığı yok. Elemen olmadığı için bazı bölümler kapalı veya ışıklandırma yetersiz. Biz Opera yı Pazar günü gezmiştik. Bazı bölümler karanlık ve giriş yasaklanmıştı. Siz giderseniz Pazar günü dışında birgün ziyaret edin derim.
hele ki opera dinleseydiniz o mekanda , kimblir ne kadar büyüleyici olurdu.
YanıtlaSilahh süper.. insan çıkmak istemez içinden.bir de opera dinlemek vardı. acaba bu konuda etkin mi ki?
YanıtlaSil