3 günde, koskoca Roma fethedilir mi? Denedim ama çok zor. Fethetmeye bir tık kaldı . Birkaç günüm daha olsa Roma nın altını üstüne getirirdim herhalde. Yalnız çok yoruldum. Adamlar yapmışlar da yapmışlar. Topraktan tarih fışkırıyor. Size tüm öğrendiklerimi anlatmam mümkün değil zira 3 günde neredeyse hızlandırılmış bir sanat tarihi ve arkeoloji dersi aldık gibi. Neden mi? Turumuzun rehberi bir sanat tarihi uzmanı ve Türkiye deki büyük arkeolojik kazılarda da bulunmuş ,binlerce genç rehber yetiştirmiş müthiş biri. Anlatmaya o kadar hevesli ve istekli idi ki. Tabii bizde gezip, görüp, öğrenmeye. Gözler ve kulaklar iyice açılmış rehberimiz bizi nereye yönlendirirse oraya bakıyor ne anlatıyorsa kaçırmamak için can kulağıyla dinliyorduk. Utanmasam not alacaktım. Gülmeyin ,gerçekten o kadar azizi,tanrıları,olayları,mitolojik öyküleri,şehir ve kişileri akılda tutmak için sınırlarımızı zorladık diyebilirim. Bir de halimiz aslında dışarıdan gören biri için çok komiktir herhalde. Çünkü önde ,elinde bayrakla yürüyen bir adam ,arkada onu kaybetmemek için kalabalık arasında neredeyse koşar adım yürüyen yaklaşık 40 kişi. Sanki baba ördeğin peşinden giden yavru ördekler gibiydik. Öylesine tuhaf ve komik bir gruptuk anlayacağınız. Rehber anlatacaklarını bitirip "hadi şimdi çekin" demeden fotoğraf bile zor çektik. Anlatacak şey çok o yüzden, lafı fazla uzatmadan resimlere geçelim.
Önce Vatikan ı anlatayım size. Zaten aslında siz biliyorsunuz. Kitabı,filmleri herkes görmüştür. Ama içi, işte şimdi o fotoğrafları göstereceğim. İçi ayrı bir dünya. Müthiş.
Vatikan ,Roma şehri sınırları içerisinde yaklaşık 900 kişilik bir nüfusla dünyanın en küçük yüz ölçümüne sahip bir devlet. Papa nın sözleri yasa hükmünde. Kendilerine ait bir bayrakları ve aynı zamanda da İsviçre vatandaşı olan 100 kişilik bir orduları var.
Vatikan a girebilmek için oldukça sıkı bir güvenlikten geçmek gerekiyor. Bir de kışın pek sorun olmuyormuş ama yazın dekolte kıyafetlerle( şort,askılı veya mini eteklerle ) Vatikan a girmek yasakmış. San Pietro Meydanı ve bazilikası İtalyan polisi tarafından korumasına rağmen Vatikanın içinde güvenlikten İsviçre li askerler sorumlu. Kıyafetlerini de Michalengelo tasarlamış.
Meydan elips şeklinde ve İtalya da 5 eserden 3 ünü yapan Bernini tarafından tasarlanmış ve Vatikan ın dünyayı kucaklamasını temsil ediyormuş. Bugünkü durumuna yaklaşık 300 yıl süren onarım ve ilavelerle gelmiş. Kilise aynı zamanda katolik dünyasının en büyük kilisesi. Dış kısmındaki heykeller Bernini ye ait.
San Pietro Bazilikası ( Katedrali) nin kubbesi de yine büyük sanatçı Michelangelo tarafından yapılmış.
Bu eserde dünyaya geri dönen İsa nın, koltuğunu papalardan geri almasını ve onlarında saygıyla İsa nın önünde eğilerek, taçlarını çıkarmalarını tasvir ediyor.
İçerisi o kadar görkemli ki. Ama bunların arasında en öne çıkanlardan biri Michelangelo nun henüz 24 yaşındayken bitirdiği Pieta heykeli. Bu heykel dünya da çok saygı gören ve muhteşem olarak değerlendirilen bir Pieta heykeliymiş. Pieta ; kucağında ölmüş İsa yı tutan Meryem Ana heykeli. Heykeldeki zıtlıklar ve ayrıntılar çok güzel. İsa peygamberin çarmıhtan indirildiği anı tasvir eden bu heykelde İsa peygamberin vücudu aşağıya doğru eğilmişken, Meryem Ana nın vücudu dik ve canlı. Aynı zamanda Meryem Ana bir eliyle İsa peygamberi tutarken diğer eliyle de onu serbest bırakır gibi. Michelangelo imzasını Meryem Ana nın kıyafetinin üzerinde ki kuşağa atmış. Bu eser aynı zamanda Michelangelo nun imzasını attığı ilk ve tek eser olma özelliğine sahip. Heykelin daha önce saldırıya uğraması nedeni ile artık cam muhafaza içinde sergilediğini öğrendik.
Kubbenin tam altında Bernini tarafından 30 metre yüksekliğinde 4 ayaklı bir sunak yapılmış. Tam altında derinlerde San Pietro nun mezarının olduğunu öğrendik. San Pietro İsa nın 12 havarisinden biri. Aynı zamanda katedralede adını veriyor. Mezarın tam yanında gördüğünüz kırmızı kadife koltukta İsa dünyaya geri geldiğinde oturacağına inanılan koltukmuş.
Vatikan da bulunan Papa mumyalarından biri.
Bu arada ölen papaların mezarları katedralin alt katında bulunuyor.
Hristiyanlarda hacı olmak için kilisede bulunan kapılardan birinden geçmek gerek. Tek sorun bu kapının 25 yılda bir açılması. O sırada ki papa elinde çekiçle duvara sembolik bir vuruş yapıyor ve kapı görevliler tarafından yıkılarak içinden geçiliyor. Geçenler hacı sayılıyorlar ,günahları affediliyor ve bu törenler oldukça büyük oluyormuş. Kapı bir yıl açık kaldıktan sonra kapı tekrar örülüp kapatılıyormuş. Bir sonra ki açılışın 2025 te olduğunu öğrendik.
O sırada bir kişinin gelip de duvara içten bir şekilde yaslanıp bir süre beklemesi çok ilginç geldi. Sonradan öğrendik ki duvardaki siyah plakaya alınlarını dayayıp bir elleriyle de haça dokunarak günahlarının affedilmesi için dua ediyorlarmış.
Koskoca Vatikan bu kadar değil tabii ki ama dediğim gibi bizim ki biraz hızlandırılmış bir gezi. Vatikan içinde müzeyi ve çok önemli Sistin Şapeli ni de gezebilirsiniz. Katedrale giriş ücretsiz olmasına rağmen kuleye de ücret karşılığı merdivenle veya asansörle çıkmak mümkün. Bizim görme fırsatımız olmadı ama Şapelin muhteşem olduğunu öğrendik. İçeride Michelangelo nun 14 yıl sırt üstü çalışarak yaptığı tavan süslemeleri var. Ve O kısımlarda güvenlik daha sıkı. Fotoğraf çekmek her şekilde yasak. Hemen görevliler yanınızda bitiveriyorlar. Şapelin bir bölümü diğer ustanın eserlerinin bulunduğu Rafaello Odaları.
Size Sistine Şapelini görebilmeniz ,içeride bulunan dünyaca meşhur eserleri inceleyebilmeniz için bir bağlantı veriyorum. 360 derece panoramik görüntü alabilir ve istediğiniz esere yakından bakabilirsiniz. Böyle birşeyi hiçbir fotoğraf makinesi veremez bence. Aslında burası sanatın son noktası diyebilirim.
http://www.vatican.va/various/cappelle/sistina_vr/index.html
Postun biraz uzun olduğunun farkındayım,biraz da tarih dersi gibi. Fakat Vatikan ı kuru kuru birkaç fotoğrafla geçmek istemedim.
Sırasıyla diğer postları da yayınlayacağım. Biraz uzun sürebilir. Çünkü tüm eserleri ve öyküleri hatırlayıp,fotoğrafları düzenleyip yazmam zaman alıyor.
yurtdışı gezilerini severim ama daha henüz hiç gitmedim :)
YanıtlaSilgitmek istiyorum tabi....
zevkle baktım...
Dilerim burgun kısmet olur gidersin canım. Ben de daha yeni yeni başladım gitmeye.
SilCanım keyifle bir solukta okudum,restorator olarak da farklı bir gözle baktım fotolarda çok güzel çekilmiş.Devamını bekliyorum :))
YanıtlaSilBeğenmene sevindim canım. Teşekkürler. Mesleğin restorator demek. Çok keyifli olmalı.
SilBurası bende aşırı derecede sanat tarihi öğrenme isteği uyandırmıştı. Dönünce de hemen araştırdım Bernini, Michalengelo falan :)) Gidip görünce herşey çok daha kalıcı oluyormuş onu öğrendim :)
YanıtlaSilFotoğraflar ve yazı harika olmuş. Elinize sağlık
YanıtlaSil