31 Aralık 2012 Pazartesi

Nice Yıllara





Geçen yılda çektiğiniz sıkıntıları...
...yaptığınız hataları...
hayal kırıklıklarınızı...
...harcadığınız fırsatları unutun!
yeni yılda
daha az hata,
daha az sıkıntı,
sayısız fırsat,
sağlık ve
bol kahkaha...
 Gözyaşları mutluluktan,
her anımız sevdiklerimiz ile birlikte olsun. 
Mutlu Yıllar. 


Pinterest

28 Aralık 2012 Cuma

Tatlı Cuma






Hepimiz için
Canlı,ışıl ışıl,mutlu ve bol güneşli bir haftasonu diliyorum. 




Görsel: Design Darling



27 Aralık 2012 Perşembe

Farklı Lezzetler,Küçük Dokunuşlar


Firik Pilavı hep duyduğum ama bir türlü deneme fırsatı bulamadığım bir lezzetti. Ankara ya gidiş gelişim sırasında otoyol kenarında meşhur bir mola yeri olan Berceste den denemek için firik bulguru almıştım. Bu pilav Gaziantep ve Kilis bölgesinde çok yaygın olarak kullanılıyormuş. Firik tam olarak olgunlaşmamış buğday tanelerinin tazeyken alınıp sazların arasına yerleştirilerek ve sazlar biraz yakılarak is kokusu sinmesi sağlanarak tütsülenen bir çeşit bulgur. Pişmesi pilavdan biraz daha uzun sürdü fakat çok lezzetli oldu. İlk kaşıkta aldığınız hafif is kokusu size farklı gelebilir fakat yemeye devam ettikçe ağızda hoş bir tat bırakıyor. İçine bir miktar hindi göğüs eti kullandım. Siz isterseniz farklı et çeşitleri ile de uygulayabilirsiniz. Farklı tatlara açıksanız mutlaka deneyin derim. 

ZENCEFİLLİ VE ETLİ FİRİK PİLAVI

MALZEMELER

1 su bardağı firik bulguru
40 gr dana eti ( ben hindi göğüs kullandım)
10 gr rendelenmiş taze zencefil ( 5 gr kullandım)
1 yemek kaşığı tereyağ ( zeytinyağ kullandım)
3 su bardağı tavuk suyu
1 çay kaşığı tuz
1 yemek kaşığı zeytinyağ

Eti ufak parçalar halinde doğrayıp yağları ekleyip tencerede soteleyin. Firik bulgurunu ilave edip kavurmaya devam edin. Zencefili rendeleyin. Tuz ve tavuk suyu ile birlikte zencefili de tencereye ekleyin.Kapağını kapatıp pişirin. 15 dakika demlendirdikten sonra servis yapın. Ben en küçük ocakta ve altı açık bir şekilde yani altını kısmadan pişirdim.  




Pilavın yanına bana göre en çok yakışan şey bir komposto. Yapmayı çok beceremem ama bu kez biraz baharatlı farklı bir komposto deneme cesaretini gösterdim. Pilavla birlikte iyi bir ikili oldular. Ben az miktarda hazırladım kompostoyu. Beceremezsem ziyan olmasın diye. Ama hemen bitince keşke daha fazla yapsaydım dedim. 

BAHARATLI ARMUT KOMPOSTOSU

Tarifin orjinalinde 2 bardak suya 1 bardak şeker vardı fakat ben tencereye 3 su bardağı su ve 1/2 su bardağı kadar şeker koydum. İçine 1 çubuk tarçın,1 yıldız anason,tariften farklı olarak 3-4 karanfil ekledim. Yaklaşık 45 dakika kadar kaynattım. İçine 1 adet kurutulmuş yasemin çiçeği atıp 10 dakika kadar aromasının çıkması için kısık ateşte kaynatmaya devam ettim. ( Yasemin çiçeğini koyduktan sonra uzun süre kaynatırsanız komposto acımsı bir tat alıyor. ) Daha sonra altını kapatıp bu baharatlı karışımı süzgeçten geçirdim ve içine 3-4 adet orta boy dilimlenmiş veya küp doğranmış armutları ekleyip 15 dakika kadar daha pişirdim. Lezzet ve kokular muhteşem. Soğuduktan sonra servis yapabilirsiniz. 
Afiyet olsun. 




Firik Pilavı tarifi: Lezzet
Komposto tarifini orjinali: Aydan Üstkanat




26 Aralık 2012 Çarşamba

Çarçabuk


Bu haftalar yazılı haftalarımız.  Okulda ve evde sürekli ortada kağıtlar,kitaplar. Ya soru hazırlıyorum yada yazılı kağıtlarını okuyorum. Sonuçları merakla bekleyen ,sizi her gördüklerinde gözünüzün içine bakan öğrenciler. O yüzden ne bilgisayara nede mutfakta öyle uzuuuun soluklu yemekler yapmaya vaktim yok. Ama yine de dün en pratiğinden üç tarif yaptım. Sağlıklı beslenme çabaları hala devam ediyor. O nedenle katı yağ yok ve şeker minimum. Buna rağmen çok lezzetli oldular. Hemen ikisinin tarifini daha doğrusu nasıl yaptığımı anlatıp yazılılarıma geri dönmeliyim.

BARBUNYA SALATASI

MALZEMELER

1 kg barbunya
5 dilim jambon ( ben kullanmadım)
2 közlenmiş kırmızı biber
7-8 konserve mantar ( kullanmadım)
1 çay bardağı mısır
1/4 demet maydanoz
1/4 demet dereotu
1 çay bardağı iri kıyılmış ceviz
Ben ek olarak 5 büyük boy küpler halinde kesilmiş kornişon turşusu kullandım. 

SOSU İÇİN

1 su bardağı yoğurt
1 çay bardağı mayonez
2 diş sarımsak
tuz,karabiber

Barbunyayı dişe gelecek şekilde haşlayın. Derin bir kasede iri doğranmış tüm malzemeleri koyun ve karıştırın. Sos için gerekli malzemeleri ayrı bir yerde karıştırın ve salatanın üzerine döküp dikkatli bir şekilde sosu her yere yedirin. Servis yapın.
Ben barbunyayı önceden haşlamıştım. O nedenle daha hızlı bir şekilde salatayı hazır edebildim. Bir de salata 1-2 saat dinlendikten sonra lezzeti daha güzel oldu. 
Mayonez miktarını azaltıp yoğurt miktarını aynı oranda arttırabilirsiniz. 
Afiyet olsun. 
Üç değişik şekilde fotoğrafladım. Önce çay fincanında...





Cam Kasede...




Ve cam bardakta...



İkinci tarif BAKLAVA YUFKASINDA ARMUTLU STRUDEL

MALZEMELER
8 yaprak baklava yufkası
80 gr tereyağ ( ben sıvıyağ kullandım)
4-5 armut ( 3 orta boy armut yeterli geldi)
1 çay bardağı iri kıyılmış fındık
1 çay bardağı kuru üzüm
1 çay bardağı kuru yaban mersini( kullanmadım)
3 yemek kaşığı toz şeker( 2 silme yemek kaşığı kullandım)
1 çay kaşığı tarçın
pudra şeker

Armutların kabuklarını soyup küpler halinde doğrayın. Kuru meyveleri ve fındıkla birlikte ,tarçın ve toz şekeri de ekleyip harmanlayın. Baklava yufkalarının arasına yağ sürüp üst üste dizin. En üstteki yufkanın üzerine armutlu karışımı yufkaların geniş kenarına yerleştirip rulo şeklinde dikkatlice sarın. Üzerine fırça ile bir miktar yağ sürüp yağlı kağıt serili fırın tepsisine alın ve 200 dereceye ayarlanmış fırında kızarıncaya kadar pişirin. Üzerine pudra şekeri serpip dilimleyerek servis yapın. 
Afiyet olsun. 





Tariflerin Orjinali: Lezzet


21 Aralık 2012 Cuma

Önce Sağlık Olsun




İster akşam yemeğinde buluşmuş çekirdek ailenin üyesi olalım,ister evimize defalarca gelmiş dostlarımızı ağırlayalım hazırladığımız lezzetli yemekleri sunduğumuz masa misafirlerimizin göz zevkine hitap etmezse bütün emeklerimiz boşa gitmiş sayarız kendimizi

Günlük hayatta oradan oraya koşturup en azından akşamları tüm aile bir sofrada buluşabiliyorsak şanslıyız aslında. Yediğimiz  yemekte tek başımıza da olsak, yada sadece aile arasında günlük bir yemek de yesek küçük bir çiçekle süslenmiş, göze hitap eden, güzel bir sofrada yenen yemeğin vereceği keyif apayrıdır. 

Her zaman böyle bir sofra hazırlamaya vakit yada enerji bulamasam da çoğunlukla dikkat etmeye çalışıyorum. Masaya gelişi güzel konmuş yemekler,çatal yada kaşıklar,tabaklar sanki bir an önce bitirilmesi gereken zorunlu bir ritüel gibi. Yediğim yemekten de keyif alamıyorum o zaman. 

Ben de fikir almak için Pinterest den bulduğum birkaç masa düzenlemesini sizlerle paylaşmak istedim.

İşte size birkaç guzel sofra örneği









































.......
Yemegin ne olursa olsun, masanda illaki kumas örtü olsun..
Saklama tabaklari, bardaklari misafire
Sizden ala misafir mi var bu dünyada!
Ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele degil,
vazife yapar gibi hiç degil,
söyle keyife keyif katar gibi,
lezzete lezzet katar gibi, eksik biraktiklarini
tamamlar gibi tadina var aksaminin..
Gece evinde, dostlarin olsun
Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun..
arkadasim, hayat bu daha ne olsun?
Ama en önce ve illaki saglik olsun!


CAN YUCEL



Bu haftasonu sofranızdan dostlarınız ve sevdikleriniz hiç eksik olmasın. 
Mutlu Haftasonları...





Görseller: Pinterest

19 Aralık 2012 Çarşamba

Portakallı Ters Yüz Kek


Kış geldi mi özellikle portakallı tarifler yapmayı severim. Bu kek de en sık yaptıklarımdan. Bu kez şekerini iyice azalttım. Yağını sıvıyağa çevirdim. Neden? Vicdanım bir nebze olsun rahat olsun diye. Yeşil çayımın yanına ince bir dilim yeterli geldi. 



PORTAKALLI HAŞHAŞLI TERS YÜZ KEK

MALZEMELER

30 gram haşhaş tohumu (60 gr)
60 ml süt
140 gram sıvıyağ  ( 185 gr tereyağ)
1 yemek kaşığı rende portakal kabuğu
140 gram toz şeker  ( 220 gr)
3 yumurta
225 gr kek unu
75 gram un
60 gram toz fındık veya badem
125 ml portakal suyu

ŞURUP İÇİN

2 yemek kaşığı toz şeker ( 220 gr)
1 küçük çay bardağı su  ( 80 ml)
1 çay bardağı portakal suyu  ( 160 ml)

NOT: Parantez içindeki ölçüler orjinal tarifteki ölçüler

YAPILIŞI

Haşhaşı süt ile bir kasede 20 dakika bekletin. Yağ,rende portakal kabuğu ve toz şekeri mikserle iyice çırpın. Karışıma yumurtaları ekleyin. Çırpmaya devam edin. Un,kek unu,toz fındık,portakal suyu ve sütlü haşhaşı ilave edip tahta kaşıkla karıştırın. Kalıbın dibine yağlı kağıt serin ve yağlayın. İnce dilimlenmiş portakal halkalarını kabın dibine istediğiniz gibi dizin. Karışımı portakal dilimlerinin üzerine boşaltın. Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişirin. 
Bu arada şurup için su,şeker ve portakal suyunu karıştırıp kaynatın. Keki fırından çıkarıp 2 dakika bekletin. Kalıptan ters çevirerek çıkarın ve sıcak şerbeti kekin üzerine dökün. Soğuyunca dilimleyerek servis yapın. 





Ben şurubun keki çok fazla ıslatmasını istemediğim için miktarları oldukça azalttım. Benim yaptığım ölçüler ile şurup kekin üst kısmında hafif bir nemlilik ve fazladan portakal lezzeti veriyor. Parantez içinde ki ölçüleri kullanarak tarifin orjinalini uygulayabilirsiniz. Bana göre şekeri hafifti. Rahatsız etmedi. Tercih sizin. 






Sallama çayımın ipinin ucuna renkli karton ve şekilli delgeç kullanarak iki adet kalp çıkardım ve ipin ucundaki markanın adının yazdığı kağıdı çıkardım ve kalpleri iki taraflı yapıştırdım. Gözüme daha güzel göründü. 








18 Aralık 2012 Salı

Elimin Hamuru İle...


Bu aralar seramik hamuruna takmış durumdayım. Seramik kendimi bildim bileli merakım dır zaten. Hele şu dönen tabla üzerinde seramik yapmak. Bir gün ben de eğer bahçeli bir evim olursa bir odasına bu sistemi kurmak en büyük hayalim. Tüm gün elimi o çamurun içinden çıkarmam eminim ki. 
Kırtasiyeler veya hobi mağazalarında satılan hava ile temas edince kuruyan seramik hamurları ilgimi çekiyordu. Biraz yapılabilecekleri araştırdıktan sonra nihayet bir akşam aldım hamurumu ,  merdanemi,kalıplarımı,şekillendiricilerimi ve başladım yoğurmaya. O kadar iyi geldi ki anlatamam. Beğenmedim mi bozup tekrar yapıyorum. O kadar konsantre olmuşum ki çalan telefonu geç duydum. İlk yaptıklarım arkadaşlarıma yeni yıl hediyesi. Umarım beğenirler. Sanırım bir süre daha ellerim hamurlu olacak. Sırada seramikle yapmak istediğim çok şey var. Hamurun paket fiyatı çok uygun. Büyük ve küçük paketleri olduğu gibi beyaz ve doğal seramik rengi olanları da var. Şekil verdikten sonra oda ısısında yaklaşık 36 saatte kuruyor. Kuruyan kısımların rengi hafifçe gri renk alıyor. Ben hamura şekil verdikten sonra kalorifer peteğinin üzerine alta bir parça beyaz kağıt ile koydum. Bir gece de kurumuş ve taş gibi sağlam olmuştu. Sonra da yine akrilik boyalar ile renklendirilip verniklendikten sonra dış cephede bile kullanılabiliyormuş. Deneyip göreceğiz kısmetse. 
Ben duvar süsü ve magnet olarak kullanmak üzere üç çeşit yaptım. 
Magnet olarak kullanmak istediğim seramiklerin arkasına promosyon olarak verilen yada şu burger king, damla su v.b. bir süsü firmanın veya restorantların verdiği buzdolabı magnetlerinin öndeki reklam içeren yüzünün kağıdını soydum. Çünkü yüzey naylonumsu olduğu için belki silikonu tutmaz diye düşündüm. İstediğim şekilde kestim ve seramiğin arkasına yine silikon ile yapıştırıp kuruması için bekledim. İşte bu kadar basit. 

Baykuş magnet



Yağmur bulutu ve damlaları magnet



Ve deniz atı duvar süsü






12 Aralık 2012 Çarşamba

Evde Fazla Mesai


Dün fazladan çalışarak bugüne kalan işlerimi bitirdim. Sırf kendime ve eve biraz daha zaman ayırabilmek için. 
Evdeyim diye geç kalktığımı sanmayın. Yine sabahın köründe ayaktaydım. Güneş bile bu aralar geç doğarken ben neden erken kalkıyorum sanki? Aslında bir yönden iyi oluyor yapmak istediğim şeyler için daha fazla zaman ayırabiliyorum. 
Bugün sabahtan arkadaşlarımı görmeye gittim ve ilk çalıştığım okulu ziyaret ettim. Biraz sohbet ve anılardan sonra son çalıştığım okula gidip orada ki eski öğrencilerimi ve arkadaşlarımı gördüm. İyi geldi diyebilirim. Ne çok özlemişim. Dönüşte deniz kenarında yürüyüş yapmayı düşünürken hava o kadar soğuk ve rüzgarlıydı ki hemen eve döndüm. Gelir gelmez de mutfağa girdim. İki gün akşama kadar dersim olduğundan neredeyse üç günlük yemek yapmam gerekiyordu. Böyle uzun süre mutfakta ayakta kaldığım zamanlarda restoranlardaki şefler aklıma geliyor. Nasıl dayanıyorlar acaba diye düşünmeden edemiyorum. 
Ben bir yandan yemek yapıp bir yandan dağıttığım mutfağı temizlerken ve aynı anda da zavallı şeflerin ne kadar yorulduklarını düşünürken akşam oluvermiş. İşimi bitirdiğimde yaklaşık 5 saattir mutfakta olduğumu fark ettim. Şu anda ayaklarım çizgi filmler de üzerinden araba geçen ayaklar gibi şişip iniyor. Gözlerim yarı performansla çalışıyor ve ben Guffy gibi yatağa süzülerek girmek için sabırsızlanıyorum. 
Bu arada verdiğim örneklerden sıkı bir çizgi film izleyicisi olduğum belli oluyordur. Bir dönem yaptığım anaokulu öğretmenliğinin bana hatırası. 
Gelelim yaptıklarıma. Şu görmüş olduğunuz Balık çorbası hiç fotojenik değil ama bir o kadar lezzetli. Tabii eğer bir balık severseniz. Bu çorbayı sırf bloğa koyabilmek ve adam gibi bir poz verdirebilmek için bir hafta arayla üç kez yaptım. Ama çok sevildiği için kısa sürede bitiyor. Şu çorbanın lezzetini biraz olsun aktarabileceğim bir fotoğraf çekmeye çalıştım ama 20 dakikanın sonunda "Yeteeeeer " diye bağırmaya başladım neredeyse. Ben yemek fotoğraflarını yakında çekmeyi severim ama bu çorba var ya yakından çekilince "Iııııı" . Hiç çekici değil. Uzaktan da pek alımlı göründüğü söylenemez ama vallahi artık daha fazla ona poz verdirmeye çalışamayacağım. Görüntüyü boşverin Tadı muhteşem. Besleyici ve lezzetli. 




BALIK ÇORBASI

MALZEMELER

4 dal maydanoz
1 domates
1 soğan
1/2 çay bardağı sıvıyağ
Yarım palamut veya çorba olabilecek irice bir balık. Ben bazen uskumru da kullanıyorum.  ( temizlenmiş)
2 defne yaprağı
1 çay kaşığı tane karabiber
1 patates
1 havuç
1 çay bardağı pirinç
tuz

TERBİYESİ İÇİN

1 yumurta sarısı
1 limonun suyu

Maydanozu saplarıyla birlikte yıkayıp tencereye atın. Domatesi,dörde bölünmüş soğanı ve yağı ekleyin. Defne yaprağı,balık,karabiber ve tuzu ilave edin. Balığın ve sebzelerin üzerini geçecek kadar su ekleyerek balık pişene kadar haşlayın. Haşlanan balığın suyunu süzün. Balığı bir kaba alıp kılçıklarını temizleyin. Patates ve havuzu soyup küçük küpler halinde doğrayın. Balık suyunu bir tencereye alıp üzerine balık etlerini, doğranmış havuç,patates ve pirinci ilave ederek pişinceye kadar kaynatın. Yumurta sarısı ve limon suyunu bir kasede iyice karıştırın. Çorbadan bir kepçe alıp hazırladığınız terbiyeyle karıştırın. Karışımı çorbaya yedirerek terbiye edin. Kıyılmış maydanozla servis yapın. 




Diğer tarif de yine bizim çoooook sevdiğimiz HAVUÇLU VE DOMATESLİ FIRIN MAKARNA

MALZEMELER

Yarım paket fırın makarna
1 çorba kaşığı zeytinyağ
1 soğan
1 yemek kaşığı un
2 su bardağı süt
2 yumurta
2 yemek kaşığı domates rendesi
2 havuç
7-8 dilim pastırma
1 su bardağı rende kaşar peyniri
karabiber

YAPILIŞI

Soğanı soyup ince doğrayın ve zeytinyağında soteleyin. Unu ekleyip kavurmaya devam edin. Karabiber,çırpılmış yumurtalar ve azar azar sütü ilave ederek muhallebi kıvamına gelene dek pişirin. 
Pastırmaları dilimleyin, makarnaları bol suda diri kıvamda haşlayıp süzün. Domates rendesi ve rende havuçları da ekleyerek bir kapta malzemeleri karıştırın ve pişen sosun içine ekleyin. ' dakika kadar pişirin. Ocaktan alıp ılınması için bekletin ve bu sırada kaşar peynirini ekleyin. Bu makarna harcını haşlayıp süzdüğünüz makarna ile karıştırın. Isıya dayanıklı bir fırın kabını iyice yağlayın. Ben kabın dibine yağlı kağıt kesip yerleştiriyorum ve onu da yağlayıp daha sonra harçlı makarnayı kaba aktarıyorum. Üzerine bir kaşıkla düzeltin ve önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında 30 dakika kadar pişirin. Fırından alın ve kalıbı ters çevirip servis tabağına alın. Kullandıysanız dipteki kağıdı çıkarmayı unutmayın. Dilimleyerek servis yapın. 
Bu tarifi isterseniz fırına atmadan önceki haliyle bulunduğu kapla birlikte üzerini sıkıca kapatıp dondurucuya atabilirsiniz. Misafiriniz geleceği zaman yada istediğinizde çıkarıp sadece cam kabın ısı farkından çatlamaması için oda ısısına geldikten sonra fırında pişirip taze taze servis yapabilirsiniz. Ben çok defalar buzluğa atarak kullandım ve lezzetinde bir farklılık olmuyor.  







İki tarifi de yazarken yoruldum. Çünkü artık sürekli yanlış tuşlara basıyorum. Anlatım garip ve kelimeler anlamsız gelirse üzgünüm. Şimdilik bu kadar. Umarım tarifleri dener ve beğenirsiniz. 

Afiyet olsun. 






11 Aralık 2012 Salı

Paketlemeye Devam


Yeni yıl senenin en sevdiğim zamanıdır. Her yer renk renk,ışıl ışıl,süslü. İnsanlar hep bir tatlı heyecan ve telaş içinde sanki. Yeni bir yıl; yeni umutlar,istekler,hayaller. O kadar sabırsızlıkla beklerim de o gece 11 de  uykum gelmez mi deli oluyorum. Sen bütün sene ;güzelce uyuyup işe hortlak gibi gitmemek için saat daha 5 de çayı kahveyi içmeyi bırak, koklamayan ben o gece uyurgezer gibi oluyorum. Bir de yeni yıl geliyor diye o kadar heyecan yaptıktan sonra saat 12 yi geçip de yeni yıla girdik mi " Tamam işte yeni yıla girdik. Hadi yatayım artık " deyip kalkıp giderim. Yaşlandım evet yaşlandım.  
Neyse tüm sevdiklerim yeni yılda da sağlıklı ve yanımda olsunlar da ben erkenden yatayım. 
Bu yıl nedense hediye paketlerini kendim yapma gibi bir sevdanın içine girdim. Harıl harıl planlıyorum,malzemeleri bulmaya çalışıyorum ki,en zoru ve zaman alan kısmı da bu zaten. Paketler için bu kez tahta mandallar,toz sim,minyatür oyuncaklar,silikon kullandım. 
Fotoğrafta ki minyatür ağaçları ve o kadar küçük hayvanları bulmak beni çok uğraştırdı. Küçük bir yerde yaşadığım için ürün çeşitliliği fazla değil. Ağaçlar, maket evler yapan,projeler hazırlayanlar için satılan malzemelerden. Oyuncaklar evet var ama bu kadar küçük az ve alakasız hayvanlar oluyor genelde içinde. Yeni yıl paketiniz de mandalın üzerine yapıştırılmış bir inek veya gergedan " Ne alaka" dedirtebilir insanlara. 



Çita ile tavşan da alakasız oldu biliyorum ama her yeri talan etmeme rağmen maalesef ancak bunları bulabildim ben. 
Mandallara önce sıvı uhu sürüp bol toz sim serptim ve kurumaya bıraktım. Daha sonra üzerine yapıştıracağım oyuncağın tabanına silikon sıktım ve mandala güzelce yerleştirip bir gece kuruması için beklettim. 




Ve artık süsümüz hazır. Çam ağaçlarn da yeni yıl süsü olarak yada hediye paketlerinde süs olarak kullanılabilir. mandallarım paketlerde ki yerlerini aldılar ve sahiplerine ulaşacakları günü bekliyorlar. Umarım bunları alan dostlarımın da hoşuna gider. 









6 Aralık 2012 Perşembe

Favori Salatam



Bir süredir, önceki bir postum da bahsettiğim üzere akşam yemeklerinde daha çok salatalar tüketiyorum. Doyuyor muyum ? "Hayır" Aç mıyım ? " Eveeeeet" Yani sonuç; belki daha sağlıklı ama MUTSUZUUUUUUM . 
İnsan yerken mutlu olur mu? Ben oluyorum. Değişik tatlardan,güzel yemeklerden hoşlanıyorum. Bunları yerken de mutlu oluyorum. Çok şükür şu zamana kadar diyet yapma gibi bir ihtiyaç içine girmedi ama...İşte o ama dan sonrası. Tartının ibresi soğuk bir günde hiç tahmin etmediğim rakamlar üzerinde gezinince ben de şu meşhur Tibet rahipleri gibi beslenmeye başladım. Laf aramızda Şu Tibet rahipleri ağızlarının tadını hiç bilmiyorlarmış. İnsan şuncacık hem de yağsız tuzsuz yemekle nasıl doyar. Minyon olmalarının nedeni bu olabilir mi acaba?
Elin rahibi hakkında bu kadar dedikodu yaptıktan sonra gelelim favori salatamın tarifine. Farkındaysanız artık poğaça,pasta,kurabiye tarifi yerine salata tarifi veriyorum. Neyse aslında çok lezzetli ve yapımı da bir o kadar kolay bir salata. Eğer ben şu diyeti ( pardon sağlıklı beslenmeyi) bırakıp mutlu günlerime geri dönsem de bu salata hep favorilerimden biri olacak. 

PANCARLI BULGUR SALATASI

 2 adet pancarın üzerini aşacak kadar su koyup haşlayın. Kabuklarını soyun ve küp doğrayın. Derin bir kaba alıp üzerine bir su bardağı su ve yarım limon sıkın  yarım saat bekletin. Pancarları süzün ve suyunu biraz ısıtın.
Bir su bardağı bulguru derin bir kaba alıp üzerine ılık limonlu pancar suyunu ekleyin. Üzerini kapatın, bırakın 10 dk kendi kendine şişsin.

Taze nane, taze kişniş , taze maydanoz ve bir tutam reyhanı da ince ince doğrayın. İsterseniz biraz taze soğan da ekleyebilirsiniz ama böyle çok güzel oluyor,ben eklemiyorum. 6-7 adet kornişon turşuyu küçük küpler halinde kesin. Suyunu çeken bulgurun üzerine pancarları, turşuyu,tüm bu yeşilliği,tuz ve biraz limon suyunu ekleyip karıştırın.  
 Bakmayın benim salatamın böyle karmakarışık göründüğüne. (Annem daha doğru düzgün sunsaydın diye kızacak biliyorum ama "Affet anneciğim") Gün ışığı geçmeden iki arada bir derede acele ile çektim. Şimdi bakıyorum da "Şu örtüyü koysaymışım,bu tabağa alsaymışım,bu taraftan çekseymişim "diyorum. 
Ben bu salatayı daha çooook yaparım. Bir daha kine daha özenli çekerim söz. 

Afiyet olsun. 








Tarifin Orjinali: Aydan Üstkanat

4 Aralık 2012 Salı

Paket Yaptım


Yakınlarda bir arkadaşımın çocuğunun doğum günü var. Bahaneyle bir süredir planladığım bir hediye paketi ve kağıt çantayı yapmak istedim. 
Tahtakale de bir hobi marketten aldığım desenli kartonu 4 e böldüm ve bir dikdörtgen elde ettim. Bu dikdörtgenin iki kısa kenarını birbirinin üzerine bindirerek güzelce bantladım. Kağıdın altta kalan kısmına içten Paris ten aldığım çift taraflı şeffaf selo bant ile kapattım. Paketin üzerine de artık adına ne deniyorsa şu dekoratif bantlardan kullanarak bir pasta yaptım. Üzerine mum ve pasta standını da çift renkli kalemle çizdim ve mumun ateşini biraz pırıltı eklemek için altın renkli simle süsledim. Daha önce evin bir duvarını süslediğim kelebeklerden birini alıp üzerine doğum günü tebriğini yazdım ve hediyeyi koyduktan sonra paketin ağzını üzerini yine dekoratif bantla kapladığım küçük tahta mandal ile kapattım. Uzun lafın kısası işte şöyle bir şey oldu. Amma da uzun anlattım. 




Gelelim kağıt çantaya. Bunun için önceden bana gelen hediyelerden birinin paketini kullandım. Kenarlar biraz buruşuktu ama nasıl olsa oralar içe katlanacağı için pek belli olmadı. Bu arada paket kağıtlarını biriktirdiğimi sanmayın sadece bu kağıt altın renkli idi ve belki şekilli delgeçlerle birşeyler kesip yaparım diye saklamıştım. Ve işime yaradı. Kese kağıdı yapar gibi kağıdı katladım. Bunun için internette adım adım anlatımlar var. Ben okulda daha önce sık sık renkli kağıtlarla yaptığımız için elim alışkındı. Kağıdın kısa kenarları yine üzt üste bindirilerek bantlandı.





  Alt kısmı köşelerden içe katlanarak bantlandı ve bu şekle geldi. Bir kese kağıdı gibi oldu. 





Bundan sonra önüne sakız yapıştırıcı yardımı ile bir yapma gül yapıştırdım ve dekoratif bantla aynı desende kurdele ile süsledim. 




Çantanın üst kısmına içten şeffaf selo bant yapıştırıp delgeç ile deldim. Ve pamuk iple içten düğüm atarak sapını yaptım. Çantaya delik açmadan önce bantlamamın nedeni iplerin çantanın içine birşeyler konduğunda ağırlıkla yırtılmaması .
(Nasıl birşey yaptığımı anlatabildim mi bilmiyorum. )







Paketlerin bitmiş hali 







Hava bugün o kadar soğuk ve karanlıktı ki fotoğrafları aydınlık çıkması için camın önünde çekmek zorunda kaldım. 



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...